3 Kasım 2014 Pazartesi

Kitap Yorumu: Duman ve Kemiğin Kızı | Laini Taylor


Kitap Adı: Duman ve Kemiğin Kızı
Özgün Adı: Daughter of Smoke and Bone
Yazar: Laini Taylor
Seri: Daughter of Smoke & Bone #1
Tür: Fantastik, Genç Yetişkin
Çevirmen: Uğur Mehter
Yayıncı: Artemis
Sayfa: 435


Bir zamanlar, şeytanın ininde yerde tüylerle oynayan küçük ve masum bir kızdı. 
O, artık masum değil.







Şu an bu kitabı nasıl yorumlarım, inanın bana hiçbir fikrim yok. Sadece gönül rahatlığıyla şunu söyleyebilirim ki, uzun zamandır okuduğum en güzel ve en değişik kitaplardan biriydi. İlk olarak, daha iyi kavrayabilmek açısından kitaptaki türleri tanıtmak istiyorum. Yazarımız, kitabında üç türü ele almış. İnsanlar, Kimeralar ve Melekler! 

Kimeralar, Yunan Mitolojisi'nde de geçen, tek bir vücutta çeşitli canlıların kimi uzuvlarına sahip varlıklar. Örneğin, normal bir insanın yüzüne sahipken, başının üzerinde boynuzları var ve bacaklarının alt tarafı ceylan bacakları şeklinde. Ya da kafası bir koça aitken, gövdesi bir ayının, ayak ve elleri ise tıpkı köpeklerin ki gibi. Kitapta baş karakterlerden biri olarak sayılabilecek olan, Brimstone da bir Kimera. Diş aldığı ve karşılığında dilekçikler verdiği bir dükkanı var. Dişlerin ne işe yaradığını, ne için kullanıldığını kitabın sonlarına doğru öğreneceğiz. Bana çok ilginç geldi doğrusu. Öğrendikten sonra, "Vay be, insanlar hayal ediyor." dedim. Çok mantıklı aslında ama ben kırk yıl düşünmüş olsam yine aklıma gelmezdi.


Melekler, bu kitapta biraz daha farklı ele alınmış. "Tanrı" kavramı işin içinde yoktu. Kendi özgür iradelerine sahiptiler ve normal bir şekilde, bir kadın ve erkekten dünyaya gelmiştiler. Binlerce yıldır, doğmalarının tek amacı Kimera ırkı ile olan savaşta yer almak. Beş yaşlarında bir savaşçı olmak için eğitime başlıyorlar ve ömürlerinin sonuna kadar savaşıyorlar. Kitabımızdaki erkek karakterimiz bir Melek. Akiva. Akiva, savaşta yaralanıyor ve bir Kimera tarafından kurtarılıyor. Kızın güzelliği karşısında dünyası alt üst oluyor ve her şeye, yaşadıkları düzene daha farklı bir gözle bakmaya başlıyor. Ardından bir takım olaylar sonucu aşık olduğu kızı kaybediyor ve intikam almak üzere yemin ediyor.




Kadın karakterimiz olan Karou, kendini bildi bileli Brimstone'un dükkanında yaşayan ve yaşı biraz büyüdüğünde onun ayak işlerine bakan, ilginç dövmelere sahip, mavi saçlı bir kız. Küçük yaşlardan beri, kendini koruyabilmek için Brimstone'un isteği ile çeşitli dövüş sanatlarında eğitim almış. Dünya'daki işlerini hallettikten sonra dükkana, bu dünyaya ait olmayan çeşitli kapılar sayesinde girip çıkıyor. Fakat bir gün bütün kapılar, el izi ile işaretleniyor ve yanmaya başlıyor. Dükkan'a giremeyen ve çaresiz kalan Karou yeniden Brimstone'a ulaşabilmek için her yolu denemeye başlıyor. Bu sırada düşman olarak gördüğü Akiva ile karşılaşıyor ve olaylar tam olarak başlamış oluyor...

Bundan sonrası spoiler içerir.

Akiva ve Karou'nun aşkını sevmiş olsam da, çok çabuk olduğunu düşünüyorum. Daha dün birbirlerini deşerken, ertesi gün aşkla bakmaya, dayanılmaz bir çekim hissetmeye başladılar. Karou'nın kimliği düşünülünce bu da çok anormal gelmiyor ama bunları okurken kızın gerçekte kim olduğunu bilmediğimiz için beni çok rahatsız etti.

Spoiler bitti.

Özetle, sonunu deli gibi merak ettiğim, bir an önce öğrenmek için sabırsızlandığım bir kitaptı. Bir serinin ilk kitabı olarak değerlendirdiğimizde de başarılı olduğunu düşünüyorum. Okumayı düşünen varsa gönül rahatlığıyla başlayabilir.

Son olarak, seri hakkında kısa bir bilgilendirme yapayım. Serimiz, üç kitaptan oluşuyor. Sırasıyla, Duman ve Kemiğin Kızı, Days of Blood & Starlight, Dreams of Gods & Monsters. İkinci kitabı, Artemis bu aralar çıkarıyor diye biliyorum. Çıkarmış da olabilir. Çok fazla zamanım olmadığı için bakamadım. Bir de ek olarak, ikinci kitapla üçüncü kitap arasında çıkmış olan, Night of Cake & Puppets diye bir kitap var. Tam olarak devam kitabı olmasa da seriyle alakalı. 

Sevgilerimle.








Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...